Ana içeriğe atla

7/4 Fermente Temizlik 2

 


Fermantasyon ile Dönüşüm Sanatı

İleri Dönüşüm Sanatı Fermantasyon

7. Bölüm

4. Kısım

Bulaşık Makinesi Deterjanı

 

Sağlığınıza tehdit oluşturacak maddeler içeren hazır deterjanları kullanmak yerine, evinizde önerdiğim malzemelerle kendi karışımınızı hazırlayabilirsiniz. 

Çamaşır deterjanı tarifimle bu tarif aynıdır, aralarındaki tek fark, her ikisine eklediğim farklı uçucu yağlar.

 

Malzemeler

1 kalıp Artisan Çamaşır Sabunu

2 su bardağı boraks

2 bardak çamaşır sodası (sodyum karbonat)

1 su bardağı karbonat (sodyum bikarbonat)

10 Damla Limon uçucu yağı

10 damla portakal uçucu yağı (uçucu yağ oranlarını arttırıp azaltabilirsiniz)

 

Yapılışı

Çamaşır sabununu rendeleyin, rendelediğiniz sabunu bir bez üzerinde bir köşeye sererek biraz kurutun. Sabunlar kuruyunca bir rondo  yardımıyla granül hale getirin. Sabun ve diğer tüm malzemeleri bir kapta karıştırın, sonra kapaklı bir kaba ya da kavanoza alıp kullanabilirsiniz. Makineyi çalıştırmadan önce deterjan gözüne 1-2 yemek kaşığı ilave etmeniz yeterli.

Bu deterjanı kullanmak için bulaşık makinenizin tuz bölümüne kaya tuzu doldurmanız ve ayda bir tuz ilave etmeniz gerekiyor. Ayrıca makinenin parlatıcı bölümüne de yine kendi yapacağınız parlatıcıdan doldurup makinenin o bölümünü de ara sıra yeniden doldurun. Parlatıcı tarifim için bir sonraki bölüme bakın.

 

Bulaşık Makinesi Parlatıcısı- Çamaşır makinesi Yumuşatıcısı

 

Bu tarifi elma sirkesinden yapabileceğiniz gibi beyaz sirkeden de yapabilirsiniz. Bir kavanoz sirkenin içerisinde limon ve portakal kabuklarını on beş gün kadar bekleterek de yapılabilir, limon veya portakal uçucu yağını sirkeye ilave ederek de yapılabilir. Benim yöntemim aşağıdaki gibi.

 

Malzemeler

2 şişe fermente elma sirkesi(1 litre)

1 litre su

10 damla limon ve portakal uçucu yağı

 

Yapılışı

Tüm malzemeyi karıştırın ve hem bulaşık makinesinde parlatıcı olarak hem de çamaşır makinesinde yumuşatıcı olarak kullanın. Tarif hazır olduğunda iki ayrı şişeye koyup, birisini banyoda, diğerini mutfakta kullanabilirsiniz.

 

Çamaşır Makinesi Deterjanı

Cildimizi, gözlerimizi, ciğerlerimizi tahriş etmeyen, İç organlarımıza zarar vermeyen, bizim ve dünyamız için zehirli olmayan, aksine faydalı, alerjiye sebep olmayan ve çamaşırlarımızı tertemiz yıkayan bir deterjan tarifi bu.

 

Malzemeler

1 kalıp Artisan Çamaşır Sabunu

2 su bardağı boraks

2 bardak çamaşır sodası (sodyum karbonat)

1 su bardağı karbonat (sodyum bikarbonat)

10 Damla Lavanta uçucu yağı

10 damla nane uçucu yağı (uçucu yağ oranlarını arttırıp azaltabilirsiniz)

10 damla çay ağacı yağı

 

Yapılışı

Çamaşır makinesi deterjanının yapılışı, bulaşık makinesi deterjanıyla aynı. Çamaşır sabununu rendeleyin, rendelediğiniz sabunu bir bez üzerinde bir köşeye sererek biraz kurutun. Kuruduktan sonra bir rondo yardımıyla granül hale getirin. Sabun ve diğer tüm malzemeleri bir kapta karıştırın. Hazır olan deterjanı kapaklı bir kaba ya da kavanoza alıp kullanamaya başlayabilirsiniz. Makineyi çalıştırmadan önce deterjan gözüne 1-2 yemek kaşığı ilave etmeniz yeterli. Yumuşatıcı gözüne de kendi yaptığınız yumuşatıcıyı ilave ederek makinenizi çalıştırın. Bebeğinizin, çocuğunuzun, tüm sevdiklerinizin ve tabiki kendinizin çamaşırlarını artık gönül rahatlığı ile yıkayacağınız içinde ne olduğunu bildiğiniz bir deterjanınız oldu.

 

Yorumlar

İlgili Diğer Yayınlar

Rafine Şekersiz Siyez Keki

Rafine şeker kullanmadan en eski un olan 10 bin yıllık unla, siyez unuyla kek yapalım mı? Rafine şeker yerine ne kullanmak lazım. Sunni tatlandırıcılar da en az şeker kadar zararlıyken geriye ne kalıyor?  Ya bal ve pekmez. Bal ısıyla temas edince toksik etki yaratıyor. Pekmezde zaten çok uzun süre kaynatılarak yapıldığı için bu etki maalesef mevcut. En iyisi soğuk sıkım pekmezler tüketmek. Aranırsa bulunuyor. Pekmezi de ısıya dayanıksız olması yüzünden kullanmıyorum pişirilecek tariflerde. Geriye şeker yerine kullanabileceğim çok fazla da seçenek kalmadı. Meyvenin kendi şekeri dışında.  Tatlandırıcı için olgun muz ve kuru dut kullandım. Hurma ya da kuru üzüm, gün kurusu kayısı da kullanılabilir. Fermente mutfağımda kullanılmayan malzemeler; Rafine tuz, Rafine şeker, Rafine endüstriyel un (organik ve tam buğday unu da olsa kullanmıyorum) Kabartma tozu, Şekerli vanilin, Kakao (yalnızca ham kakao kullanıyorum) Zeytin yağı, Hindistan cevizi yağı  ve tereyağ...

Huzurlu Ayaklar Simyası

Huzurlu Ayaklar Simyası   İlk yazımızda ayaklarımızın unuttuğumuz dilini hatırladık. İkinci yazıda, bu dilin ardındaki ruhsal mesajları ve taşıdıkları derin hafızayı çözdük. Artık biliyoruz ki ayaklarımızdaki her sızı, her gerginlik, yönsüz kalmış bir niyetin veya taşımaktan yorulduğumuz bir geçmişin fısıltısıdır. Peki, bu fısıltıyı duyduktan sonra ne yapacağız? O ağır yükleri nasıl bırakacağız? Farkındalık, şifanın ilk adımıdır; eylem ise onun tamamlanmasıdır. Şimdi, bu içsel bilgeliği, doğanın saf gücüyle birleştiren bir ritüele, bir eyleme geçme zamanı. Bu yolculuk için kadim bitkilerin ruhunu taşıyan bir anahtar var elimizde ve ismi de;  Huzurlu Ayaklar  İçin; Lanolinli Ayak Bakım kremi Bu, yalnızca bir bakım kremi değil; niyetle formüle edilmiş, her bir damlası toprağın bilgeliğini taşıyan enerjetik bir karışım. Şimdi, bu iksirin içindeki simyayı ve onunla yapacağımız o dönüştürücü ritüeli birlikte keşfedelim. İçindeki Simya Bu kremi, bedenimiz ve ruhumuz arasındaki ...

Derin Akış- Bedenin Titreşimi

  BÖLÜM 1: Ego'nun Gürültüsü ve Varoluşun Sessiz Dansı Hareketi zihinsel bir telaş, durmayı ise bir yok oluş sanmak... Bu, sadece modern çağın değil, asıl olarak Egonun en büyük yanılgısıdır. Ego, varlığını sürdürebilmek için sürekli bir "oluş" haline, bir hikâyeye, geçmişten geleceğe uzanan bir zaman çizgisine ihtiyaç duyar. “Şimdi ve burada”ki o zamansız noktada var olamaz. O yüzden durmaktan korkar. Zihin durursa, hikâye biterse, kendisinin de yok olacağını bilir. Bu yüzden bizi sürekli bir yerlere yetişmeye, bir şeyleri oldurmaya, nefes nefese bir koşturmacaya sürükler. Oysa biz Egonun yarattığı bu hayali fırtınanın içinde savrulurken, hakikat tam olarak “şimdi ve burada”, sessiz ve muazzam bir ihtişamla akmaya devam eder. Yaşamın o en saf, en el değmemiş akışı, "Bilincin Dansı", Egonun dramalarından bağımsızdır. Kalp, egodan emir almadan atar; Amir memurdan emir alır mı? Hücreleriniz o büyük zekayla bölünür, yaralarınız siz planlamadan iyileşir. Bu, "...