Sanırım bu işte heyecanımı hiç yitirmedim, nasıl yitirebilirim ki, 2015 den bu yana evde blog yazmamla başlayan bu muhteşem yolculuk, evden küçük bir atölyeye, atölyeden bir üretim tesisine, tesisten büyük bir fabrikaya ve Moda'da ilk mağazamız olan Fermente Shop'a kadar uzanan heyecanlı ve keyifli bir yolculuk haline dönüştü.
Tüm yolculuklarda olduğu gibi bu yolculuğunda çok keskin virajları, dik yokuşları, sert inişleri oldu, hala da olmaya devam ediyor çünkü yolculuk devam ediyor.
İlkelerimiz hedefimizi de beraberinde getirdiği için, amacımız da sağlıklı bir toplum için çalışmak olduğu için yol bizi zaten gitmemiz gereken noktalara zamanı geldikçe ulaştırıyor. Bize düşen bu noktalarda ne yapmamız gerekiyorsa onu en iyi şekilde yapmak oluyor.
2016 da ilk atölyemi açtığımdan bu yana siz değerli takipçilerimiz hep bir satış noktası istediniz ve bunu her platformda dile getirdiniz. Ben boşuna demiyorum Fermente Mutfağım sizin mutfağınız, sizin istekleriniz doğrultusunda yol haritamızı çiziyoruz. O yıldan bu zamana ben zaten bu satış noktası açma yönünde çeşitli minik dükkan arayışlarında bulundum ama